Türkiye Büyük Millet Meclisi’ndeki bütçe görüşmelerinde Halkların Demokratik Partisi (HDP) ismine HDP Eş Genel Liderleri Pervin Buldan ve Mithat Sancar kelam aldı.
Buldan, “Erken seçim davetimizi tekrarlıyoruz. Halka gidelim diyoruz” dedi. Sancar, “İhtiyacımız olan demokratik cumhuriyet ” diye konuştu.
Buldan: Yaşamakta olduğumuz durum, tekli sistemin çoklu krizidir
Buldan’ın konuşmasında şu tabirler öne çıktı:
“Bu bütçe kendi bekasını düşünen AKP’nin iktidar çıkarını koruyan bütçedir. Saray iktidarı sebeptir, yaşanan tüm siyasal, ekonomik krizler ise sonuçtur. Yaşamakta olduğumuz durum, tekli sistemin çoklu krizidir. Toplumun çabucak hemen tüm kesitiyle kavgalısınız. Komşu ülkelerle kavgalısınız.
“Adalet bakanı ‘adalet yerini bulsun kıyamet kopsun’ diyor. ‘Hakimler karar verirken önündeki belgeye baksın’ diyor. Bu kelamlar yargınızın hukuka değil iktidarın iki dudağı ortasına bakarak karar verdiğinin açık bir itirafıdır. Kararların Adalet Sarayı’nda değil Beştepe sarayından çıktığının çok gerçek bir delilidir.
“Hukuk devletinin, demokrasinin, niyet özgürlüğünün olmadığı bir ülkenin milletlerarası alanda saygınlığı olmaz. Demokrasinin olmadığı yerde ekonomik istikrar da olmaz. Demokrasiyi çökerttiğiniz için iktisat de çökmüş durumdadır.
“Pandemi devrinde yardım yapacağınıza halka IBAN verip yardım topladınız bir de insanları borçlandırdınız. Salgında bile insan hayatını değil rantınızı düşündünüz. Bir maske dahi dağıtamazken Kanal İstanbul ihalesi yaptınız. Salgının boyutlarını dahi gizlediniz.
“Kürt sorunu vardır, tarihî bir sıkıntıdır. Yakılan köyler, yasaklı Kürtçe, Meclis tutanaklarına yazılan x’lerdir. Roboski’dir, Kemal Kurkut cinayetine verilen beraat, Tahir Elçi’nin yerdeki vücududur. Kürt sorunu yalnızca Kürtlerin sorunu değildir, başta devlet olmak üzer tüm siyasi partilerin yurttaşların parlamentonun sivil toplumun ortak meselesidir. Tahlilden yana ve hazır olan HDP anayasal demokratik tahlilin öncüsü ve yürütücüsü olmaya devam edecek.
“Bütçede ekonomik kriz ve pandemi sürecinde bayanların durumun gözeten değil bayanlar için daha fazla emek sömürüsü yoksulluk öngörmektedir. Kamu kaynaklarının toplumsal cinsiyete hassas dağıtılması için çabamız devam edecek.”
Sancar: 100. yılında bu Meclis en zayıf periyodunu yaşıyor
Sancar’ın konuşmasında şu tabirler öne çıktı:
“Sorunlarının birçoğunu çözmüş ülkenin demokratik çoğulcu parlamentosunda konuşmayı dilek ederdim lakin maalesef durum bu değil. 100. Yılında bu Meclis en zayıf devrini yaşıyor.
“İktidar koalisyonu sorun alanlarını ya yok saymakta ya da daha büyük krizlerle üstünü örtmeye çalışmaktadır.
“Cumhurbaşkanı geçen gün ‘Bu ülkede Kürt sorunu yoktur çözdük’ dedi. ‘Kürt sorunu vardır’ dediği vakitleri biliyoruz çözdük dediği nedir diye bakıyoruz. Kürtçe konuşsam, çatısı altında konuştuğumuz Meclis’in tutanaklarında bilinmeyen lisan olarak yer alır. Arapça konuşsam Arapça olarak girer, biliyorum daha evvel gördüm. İngilizce konuşsam İngilizce girecek lakin Kürtçe girmiyor. Bundan daha açık ispat var mıdır Kürt sorunun varlığına. Türkiye’nin Kürt sorunu da demokrasi sorunu da iç içedir bunları lakin demokratik cumhuriyet formunda çözebiliriz.
“Bir ülkenin geleceği çocukları ve geleceğidir. Gençler umutlarını bu ülkede aramaktan vazgeçer hale geliyor. Gençliğin en çok istek etiği rap sanatkarları bile müziklerini özgürce söylemek için yurtdışına çıkmak zorunda kalıyor.
“İnsani güvenlik kavramını öneriyoruz. BM’nin kalkınma örgütü UNDP tarafından tanımlanmıştı. Bunları takip ederseniz artık içeride düşman arama dışarıda da yeni çatışma alanları yaratma gereksiniminiz da imkanınız da kalmaz. Bu ülkeye önerdiğimiz güvenlik anlayışı budur.
“Bu bütçe savaşa bütçe, halka değil. Aslında yüzbinlerce öğretmenin ataması yapılabilir milyonlarca KYK borçlusu gencin borcu silinebilir milyonlarca işsiz vatandaşımıza 2500 TL gelir takviyesi verilebilir taban fiyatın 4000 TL yapılması sağlanabilir. Elektrik su doğalgaz internet gereksinim hududuna dek fiyatsız hale getirilebilir.
“Bakanlıklara tahsis edilen kaynaklar bu ülkenin kaynaklarıdır. İçişleri Bakanlığı’na güvenlikleri sağlasın diye verilir. Meğer muhalefet başkanlarının bile güvenliğinin olmadığını biliyoruz.
“Bize düşen bu toplumun ortak çıkarlarını demokratik tabana tartışarak mutabakatla ortaya çıkarmaktır.
“İhtiyacımız olan demokratik cumhuriyet. Cumhuriyetin 100 yıldır süregelen problemleri yanlış uygulamaları ve eksiklikleriyle yüzleşmeyi becerebilirsen bu iktidarı halkın gücüyle seçimlerde değiştirmemiz de mümkün olacaktır. Bunu başaramazsak cumhuriyeti demokrasi ile buluşturamazsak demokrasiden artık hiç görüşmeyecek tahminen cumhuriyetten de eser kalmayacak. Yüzleşmeye muhtaçlığımız var.”
Sancar, Luis Buñuel’in “Yok edici melek” sinemasını anlatarak şöyle devam etti:
“Türkiye kendi yarattığı kolektif nevrozlar yüzünden sıkıştırıldığı cenderenin dışına çıkamıyor. Bu kısır döngü bıçaklardan oluşan pervaneye dönüştü toplumu öğütmeye başladı. Bu türlü bir ülke yok edici meleğin akıbetini yaşamaktan kurtulamaz. Yapması gereken bu kısır döngüyü kırmaktır. Bu ülkenin demokrasiden barıştan emekten eşitlikten tabiattan yana tüm insanları yeni bir başlangıç yapmak ve onurlu ömür kurmak için yan yana gelmeye ve birlikte yürümeye çağırıyoruz. Bu davet bizim.”
Meclis Lideri, Sancar’ın konuşmasının akabinde “Prensip olarak genel konseyde gerekse konuşmalarda tutanaklar Türkçe olarak tutulur. Türkçe dışında lisan kullanıldığı vakit, bilinmeyen lisan sözü yazılmıyor. Onun yerine taban not olarak Türkçe olmayan söz kullanılmıştır notu düşülüyor” dedi.
AKP Küme Başkanvekili Naci Bostancı da Buldan’ın konuşmasına katılmadıklarını söyledi.
