CHP Genel Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde (TBMM) 2021 yılının bütçesine ait konuşma yapıyor.
Kılıçdaroğlu’nun konuşması şöyle:
Covid-19 salgınından kelam edildi. Muvaffakiyetten kelam edildi. Muvaffakiyet kime ilişkin? Sağlıkçılar ilişkin. Sağlıkçılar vazifesi hastanelerde yapıyor. Sağlıkçılar kim? Cumhuriyetin yetiştirdiği en başarılı öğrencilerin gittiği tıp fakültelerinden mezun olanlar. 24 saat çalıştılar. Çocuklarını bile görmediler. Ailelerini bile rahatlıkla göremediler. Pekala, sağlıkçıların muvaffakiyetini ne yaptık? Daima bir arada alkışladık. Onlar başarılıydı. Pekala sağlıkçıların önüne hastaları gönderen, tedbiri almayan kimdi?
“Hangi münasebetle vatandaşları toplayıp başlarına çay attınız?”
Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarına yanlış data veren kimdi? Eksik bilgileri veren kimdi? Saygın bir devlet, vatandaşına palavra söylemez. Yanlışsız bilgiler vermediniz. TTB söyledi, mevt sayısı çok daha fazla dedi. Neredeyse linç edecektiniz. Hangi noktaya geldik? Salgını önlemek için tedbir alması gereken siyaset kurumu, hastayı güzelleştirmek için çalışan da sıhhat kurumu. Sıhhat kurumu üzerine düşeni yaptı. Neden tedbir almadınız? Hangi münasebetle mitingler düzenlediniz? Hangi münasebetle vatandaşları toplayıp başlarına çay attınız? Hangi münasebetle Avrupa’da birinci olduk?
“Sağlıkçılara birer maaş ikramiye bile vermediniz”
Doktorların, sıhhat çalışanlarının muvaffakiyetini kendinize mal etmeyin. Onlar günün 24 saatinde çalıştılar. Sağlıkçıların hiçbiri AK Partili değildir. Tamamı devlet memurudur. Her partiye oy veren var içlerinde. Sağlıkçılara siyaset kurumu olarak birer aylık ikramiye verelim dedik, vermediniz. Geçen bir ağır bakım hemşiresiyle Zoom üzerinden konuştum. Ağır bakım hemşiresinin geçen ay banka hesabına yatan para 7 lira. Bu kadar adaletsizliğin farkında mısınız? Bir vicdani kanaatinizi ölçün. Üzgünüm gerçeği görmek istemiyorsunuz. Dünyada en makûs yönetilen dördüncü ülkeyiz. Siyaset kurumu olarak tedbir aldınız da karşı mı çıktık?
“Koronavirüsle çaba edeceğinize CHP’li belediyelerle çaba etmeye başladınız”
Yol gösterdik dedik ki ekonomik toplumsal kurulu toplayın. Onlardan sorunu dinleyin onlardan tahlili de dinleyin. Sonra siyaset kurumu olarak yaparsınız yahut yapmazsınız fakat bir sorunu yaşayanı dinleyin. Dinlemediniz. Tabip yok, çiftçi yok, esnaf yok. Pekala bu sorun nasıl çözülecek. 156 ülkeye yardım yaptık 9 memleketler arası kuruluşa yardım sağladık. Şu soruyu kendinize sormadınız mı? 5 tane maskeyi dağıtmak için aylarca iktidar kendi içinde tartıştı. Biz dağıtmak istedik. CHP’li belediyeler nasıl dağıtır pürüz olalım dediniz. Koronavirüsle gayret edeceğinize bizim CHP’li belediyelerle çaba etmeye başladınız. Akıl alacak şey değil. CHP’li belediyeler yardım kampanyası açtılar banka hesaplarına el koydunuz. Eskişehir Büyükşehir Belediyesi’nin hesabında biriken paralara göz diktiniz. Bir Allahın kulu çıkıp bu yanlıştır demedi mi? Bu insanlığa alışılmamış bir şeydir. O aş konutundan gereksinim sahibi insanlara yemek götürülüyor bu hesaba el koymayın diyemediniz.
“Bu bütçe haramzadelerin bütçesidir”
Benim bildiğim bütçe Maliye Bakanlığı tarafından hazırlanır basın toplantısı yapılır iktisat kurmayları orada olur. Bu bütçenin Türkiye için neler getireceği Maliye Bakanlığı tarafından anlatılır biz de öğreniriz. Bu bütçe ile ilgili ne yapıldı? Toplantı mı yapıldı? Bakanlık açıklama mı yaptı? Maliye Bakanı neden açıklama yapmıyor? Bu bütçe çalışana, çiftçiye, emekliye ne getiriyor. Bu bütçe faiz bütçesidir. Bu bütçe haramzadelerin bütçesidir. Haramzadelere hizmet edenlerin bütçesidir. Niçin tüm yetkiler bir bireye bağlandı? Her şey çok süratli olacak diye. Orta vadeli program vaktinde yayınlandı mı? Soruyor musunuz niçin yayınlanmadı diye? Yasağın gereğini bile yerine getiremiyorlar. Bütçenin ekleri bütçe verildikten sonra Meclis’e geldi. Bunlar hizmet ettiler de biz mi mahzur olduk? Bunlar vaktinde yayınlandı da biz mi pürüz olduk? Kendi vicdanınıza bu olayı sorgulamak zorundasınız. Tarihin size yüklediği bir sorun bir misyon var. Çıkardığınız kanunlara bunlar uymuyor, yeniden elinizi kaldırıyorsunuz. Benim Meclis’te kurşun askerlerim var aslında ne dersem onlar ellerini kaldırırlar. O denli mi? Motamot o denli.
Ayrıntılar birazdan…
