The New York Post’un EarthSky’dan aktardığına nazaran Mars, 13 Ekim’de gece göğünde karşı pozisyona ulaştığından beri olağandan daha parlak ve yürekli görünüyor.
Kızıl Gezegen’in gökyüzünün doğu tarafında şiddetle parladığını görmek isteyen gözlemcilerin hala vakti var. Lakin kaçıranlar, bu olayı 2035’e kadar gözlemleyemeyecek.
Öte yandan Mars, şu sıralar gökyüzünü parlaklığıyla aydınlatan tek gezegen değil. Çünkü göğün batı yarısındaki Jüpiter’le en parlak ikinci gezegen olmak için yarışıyor. Fakat Mars’ın tepeyi Ekim ayında gördüğü düşünülürse Jüpiter’in yarışı kazanma ihtimali yüksek.
Ancak Venüs, Güneş ve Ay’dan sonra gökteki en parlak cisim unvanını elinde bulunduruyor. Onu izlemek isteyen gözlemcilerin de günün erken saatlerine kadar uyanık kalması gerekiyor.
Güney Yarımküre’deki gözlemciler, Venüs’ü izlemek için Güneş’in doğuşundan 90 dakika evvel göğe bakmalı. Kuzeydekilerse gün doğumundan yaklaşık üç saat evvel gezegeni görebilecek.
Diğer yandan Venüs sabahın erken saatlerinde gökyüzünde yalnız kalmayacak. Küçük ancak güçlü Merkür de ona eşlik edecek. Satürn ise bir teleskop yahut dürbün yardımıyla gece yarısından yalnızca birkaç saat sonra izlenebilecek.
Bu sırada Uranüs ve Neptün de göğün zirvesinde yerini alacak fakat iki gezegenin de çıplak gözle görülemeyeceği düşünülüyor.
Yine de 2,7 milyar km. uzaktaki Uranüs’ün yardım almadan görülmesi ihtimal dahilinde. Zira Ay’ın döngüsünün sonuna yaklaşarak sönükleşmesi onun için hala umut olduğu manasına geliyor. Fakat açık bir gecede bile çok sönük görüneceği kestirim ediliyor.
Kaynak: Independent Türkçe