Hürriyet’ten Özge Eğrikar’ın haberine nazaran, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’na sunulan cürüm duyurusu dilekçesinde, avukat Handan Bakbak şu argümanlara yer verdi:
“Ağzından tükürükler saçarak, gözlerini öfkeyle açarak bana bağırmaya başladı”
“9 Aralık’ta programa katılmak için stüdyoya gittim. O gün bir müddettir kayıp olan Kaan Kavas ile ilgili bahisler irdelenecekti. Programa gelen konuk ve iki avukatı da kayıp Kaan Kavas’ın annesine yüklenmeye başladı. Ben tüm sabrım ve nezaketimle kayıp şahsın annesine yardımcı olmak için kelam almaya çalışırken, birden program sunucusu Didem Arslan Yılmaz parladı. Bana bağırarak, ‘Yeter, yayınımı sabote ediyorsun’ diye azarlamaya başladı. Daha sonra, ‘Seni konuşturmuyorum diye seyirciler bana yazıyorlar’ dedi. Hiç karşılık vermedim. Yayın reklam ortasına girince stüdyoda herkesin huzurunda ben otururken zirveme gelip ağzına geleni saymaya, ağzından tükürükler saçarak, gözlerini öfkeyle açarak bana bağırmaya başladı. ‘Yeter. Sana sus demekten bıktım. Yayın akışını bozuyorsun. Seninle uğraşmaktan yayınımı yapamıyorum, sorumu soramıyorum’ halinde azarlar yağdırdı. Hiç muhatap olmadan, sakince toparlanıp yayını terk ettim ve stüdyodan ayrıldım.
“Kadınlık onurumu, mesleksel prestijimi ve saygınlığıma ziyan verdi”
Didem Arslan Yılmaz, pençesine düştüğü egosuyla çocuk azarlar üzere beni milyonlarca kişinin önünde azarlamış, kadınlık onurumu, mesleksel prestijimi ve saygınlığıma ziyan vermiştir. Hakaret, kamuoyu önünde küçük düşürme, kişilik ve mesleksel hakların ihlali ve tehdit suçundan’ kuşkulu hakkında dava açılmasını talep ederim.”
